Babamız

Our Father son derece ilginç ama gerçekleşmesi pek de imkânsız olmayan bir hikâyeye sahip bir senaryodan oluşturulmuş ve beyaz perdeye aktarılmıştır. Hikâyenin baş karakteri olan Dr. Donald Cline, 1970'lerde yaşamış olan ve alanında uzman araştırmacı bir doktordur. Çevresinde çoğunlukla saygınlık ve güven kazandığı söylenebilir. Ancak ne yazık ki Dr. Donald Cline herkesin sandığı kadar da masum bir doktor değildir. Celine öyle bir şey yapar ki, bu hem mesleki açıdan büyük bir hatadır hem de hiçbir şekilde yasal olmayan bir şeydir. O, kendi spermlerini, kendisine hasta olarak başvuran kadınların yumurtaları ile birleştirir. Üstelik bunu hiçbir hastasının rızası olmadan yapar. Hatta hiçbir kadınının bu durumdan haberi dahi yoktur. Hal böyle olunca Dr. Donald Cline'in annelerinin haberi bile olmadan onlarca çocuğu dünyaya gelir. Hatta bu çocuklarının sayısı neredeyse yüze ulaşmıştır.
Asıl dikkat çekici olan şey ise bu şok edici senaryonun yaşanmış gerçek bir hikâyeye dayanmasıdır. Uzun yıllar önce yaşanan bu hazin olayın kurbanları olan kadınlar yıllar sonra tespit edilip birer birer kameraya röportaj verecektir. Tabi bu kadınlardan oluşan ve hepsinin babasının Dr. Donald Cline olduğu çocuklar da. Baba tarafından onlarca kardeşi olduğunu öğrenen çocuklar da şoka uğrayacak ve hayatları alt üst olacaktır. Peki ya bu yaptığı yasa dışı suçlar ve mahvettiği onlarca hikâyenin ardından Dr. Donald Cline herhangi bir cezaya çarptırılmış mıdır? Denek olarak kullandığı bu onlarca kadın onunla yüzleşebilme fırsatını yakalayabilmiş midir? Yüzleşebilseler bile telafisi olmayan bu suçun intikamını nasıl almayı planlamaktadırlar? Hayatlarının en büyük şokunu yaşayan kadınlar ve onlarca kardeşi olduğunu öğrenen çocukların hayatları ise yaşadıkları bu travmadan sonra yine eskiden olduğu seyrinde devam edecek midir?
İzlerken damarlarımızdaki kanın çekilmesine sebep olacak olan bu sıra dışı hikâye başarılı yönetmen Lucie Jourdan tarafından hayata geçirilen bu 4l film formatlı proje Amerika Birleşik Devletleri'nde çekilmiştir. Bir tür belgesel suç alanına giren yapımda kullanılan dil İngilizcedir.  Filmin müziklerini Gregory Tripi tasarlamıştır. Senaryosu ile dikkat çeken bu yapım izleyiciler ile buluştuktan sonra toplamda 8.0 IMDb oy toplamayı başarmıştır.