Evet, Hayır, Belki

Almanya’da büyüyen Mavi, bir gün çok zengin bir Türk ailesinin kızı olduğunu öğrenince hayatının ekseni kayar. İstanbul’un parıltılı villaları, ağır aile gelenekleri ve yeni akrabaların baskısı onu başka bir oyuna çağırır. Aşkı, özgürlüğü ve geçmişteki sade düzeni arasında sıkışır. Film, Mavi’nin kimlik arayışını yumuşak bir mizahla ve dengeli bir dramla izletir. Kültür çatışması, sınıf farkı ve aile sadakati, hikâyenin motoru olur. Kamera çoğu zaman Mavi’nin tereddütlerinde kalır; bu tercih karakteri yakınlaştırır. Yan rollerdeki hareketlilik hikâyeyi canlı tutar.

Ritim yer yer dalgalansa da görsel dünya çekici ve sıcak. Müzik seçimi Mavi’nin iç sesi gibi çalışır. Final bazı düğümleri hızlı bağlasa da, karakterin kendi yolunu çizme cesaretini net verir. Özetle, yeni bir soyadının ağırlığıyla eski benliğini korumaya çalışan bir gencin hem tanıdık hem de etkileyici hikâyesi.