Fear the Invisible Man

Genç bir İngiliz dul, kendini bir şekilde görünmez hale getiren eski bir tıp okulu arkadaşını barındırır. İzolasyonu arttıkça ve aklı bozulmaya başladıkça, şehirde korku ve cinayetlerin hüküm sürdüğü bir dönem yaratmak için komplolar kurar...

Hikaye, savaş sonrası dönemde geçmektedir. Genç bir kadın olan Mary, eşini savaşta kaybetmiştir ve yalnız başına yaşam savaşı vermektedir. Bir gün, uzun süredir görmediği bir arkadaşı olan Griffin ortaya çıkar. Fakat bir tuhaflık vardır; Griffin görünmez olmuştur. Herkesi şaşırtan bu duruma rağmen Mary, eski arkadaşını kimsenin bilmediği bir şekilde korumaya karar verir.

Griffin'in geçmişi hakkında pek bir şey bilinmemektedir. Ancak Mary, onun bir zamanlar tıp okuyan biri olduğunu hatırlamaktadır. İkisi, geçmişteki güzel günlerini hatırlamak için bir araya gelirler. Fakat zamanla Griffin'in izolasyonu artar ve aklı bozulmaya başlar. Görünmez olması, onu diğer insanların göremezliğiyle birlikte yalnızlığa iter.

Günden güne daha da delirmekte olan Griffin, şehirde korku salmak ve cinayetler işlemek için bir plan yapmaktadır. Görünmezlik gücünü kullanarak insanları şaşırtacak ve korkutacak eylemlere girişecektir. Mary, arkadaşının bu tehlikeli yolculuğunu durdurmak için elinden geleni yapar ve onu ikna etmeye çalışır. Ancak Griffin'in karanlık düşüncelerine engel olmak kolay olmayacaktır.

Hikaye, insan psikolojisi ve toplumun normları üzerine derin bir şekilde düşündürmektedir. Görünmezlik gücüne sahip olan birinin nasıl yalnızlığa ve çılgınlığa itilebileceği üzerine kurgulanmıştır. Bir insanın kendi gücünü kötüye kullanması ve masum insanları korkutmak için kullanması düşündürücü bir durumdur.

Sonuç olarak, hikaye bir yandan gerilim ve korku unsurları taşırken, diğer yandan da insan doğasını sorgulayan düşünceler sunmaktadır. Görünmezlik kavramının, insanların ruh halleri üzerinde nasıl etkiler yaratabileceği üzerine önemli bir tartışma başlatır.