Kopenhag’da Bir Aşk Hikâyesi

Yazar Mia'nın hayatı, bekâr baba Emil'le karşılaştığında beklenmedik bir dönüş alır. İkili arasında kıvılcımlar çabucak aşka dönüşür ve birlikte yeni bir başlangıç yapmaya karar verirler. Ancak, Mia ve Emil çocuk sahibi olabilmek için doğurganlık tedavisine başladıklarında, beraberlikleri bir dizi zorluğa maruz kalır. Tedavi süreci, sadece fiziksel ve duygusal olarak değil, aynı zamanda ilişkileri açısından da büyük bir sınav teşkil eder. İkili, bu zorlu süreçte birbirlerine olan bağlılıklarını sorgulamaya başlar. Film, aşkın ve aile olmanın getirdiği zorlukları samimi bir dille ele alırken, izleyiciyi de karakterlerinin duygusal yolculuğuna ortak ediyor. Emil ve Mia'nın hikayesi, gerçek aşkın her türlü engeli aşabileceği mesajını veriyor. Ancak bu yolculuk sırasında ikilinin karşılaştığı engeller, seyircinin de duygusal olarak filme dahil olmasını sağlıyor. İzleyici, film boyunca kendini karakterlerin yerine koyarak, aşkın ve fedakarlığın ne anlama geldiğini bir kez daha hatırlıyor.