Rumspringa

Genç ve Amish topluluğunun parçası olan bir adam, kökleriyle bağlantı kurmak adına bir ayin yapmak için, hayatın diğer yönlerini keşfetmek ve âşık olmak için büyük bir kararla yüzleşir. Amish insanları yalnızca filmde değil gerçekte de eski yaşamı andıran at arabaları ve dış görünüşleriyle var olan bir halktır. İnsanlarla iletişimleri yok denecek kadar azdır. Filmde halkın gerçekteki halleri oldukları gibi yansıtılmaya çalışılmıştır. 
Filmde 16 yaşında olan genç adam, yeni yaşına bastığı an olaylar onun için değişmeye başlar. Keşfetmeye, meraklı olmaya ve deneyimlemeye başlar. Buradaki fikir ise gençlerin gerçek dünyanın tadını aldıktan sonra kilise ayinlerine geri dönmesidir. Yani kendini keşfetmenin atlı bir hikayesini anlatıyor aslında. Film biraz da erkek arkadaşlarla olan arkadaşlığın karışık duygularını aktarıyor. Ve bu merak uyandıran durum filmi inanılmaz izlenilesi kılıyor. 
Jacob, Berlin’e ilk geldiğinde elindeki torbasını yanlış bir taksiye koyar ve o kişinin QR kod kartı ile ortada kalakalır. Sonrasında Alf ile tanışırlar. Alf, Jacob’a karşı oldukça kaba olan ve onu yalnızca kızlar için kullanan bir adamdır. Fakat buradan sonra işler bir şekilde güzelleşmeye başlıyor. İkili, birbirlerinden birçok şey öğrenerek birlikte duygusal bir yolculuğa çıkarlar. İleride Jacob arkadaşıyla beraber birçok Amish kuralını kırmaya başlar. Bu ikilinin duygusal olandan ziyade birden fazla komik sahnesi de bulunmaktadır. Film ilerledikçe ikili hayatın içinde kaybolmaya, kendi yollarının ne olduğunu anlamada, başka insanlarla olan ilişkileriyle ve amaçlarının ne olduğu hakkında tereddütler yaşamaya başlarlar ve aralarındaki bağ ile bu tereddütlerini birbirlerinden tek tek öğrenmeye başlarlar. 
4k formatındaki Rumspringa filminde hayatın karmaşası içinde kaybolan ikilinin, duygusal ve daha birçok yoldan birbirlerini tamamlayarak doğru yola girmelerini anlatır. Birbirlerine olan destekleri, duyguları ve iç karmaşaları bu yalnız iki karakter arasında sade ve gayet açıklayıcı bir şekilde işlenmiştir. Aynı zamanda birbirlerinin hayatlarına tamamen zıt bir ikiliyi canlandırırlar. Babaları, aileleri, sevgi şekilleri ve tutkuları tamamen zıttır. Rumspringa, Mira Thiel tarafından yönetilen ve Nika Heinrich ve Oskar Minkler tarafından yazılan orijinal dili Almanca olan Netflix’in yeni yapımlarından birisidir.