The Forever Room

Yönetmen Kevin Hicks, korku ve gerilim filmi The Forever Room ile izleyicileri korku dolu bir yolculuğa çıkarıyor. Bir kadın uyandığında kendini bir bodrumda zincirlenmiş olarak bulur ve oraya nasıl geldiğini hatırlamaz. Onu kaçıranın kendi annesi olduğunu ve bu durumun gerekli ve “kendi iyiliği için” olduğuna dair ona güvence verdiğini öğrendiğinde dehşeti daha da artar. Takip eden günlerde ve gecelerde, garip görüntüler ve korkutucu deneyimler tarafından kuşatılır, kendini gerçeklik ve delilik arasında jilet gibi tehlikeli bir şekilde dengede bulur ve sonunda karanlık bir gerçekle yüzleşmek zorunda kalır.
Türkçe dublajlı filmde; Claire bodrumda zincire vurulmuş kadının adıdır. Onu kaçıran annesi Helen'dir. Durumun kendi iyiliği için olduğuna dair güvence verir ve Claire'in yakın zamanda kimseyi öldürmediği konusunda dehşet veren ve anlamsız bir yorum yapar. Claire'in annesinin neden bahsettiği hakkında ise hiçbir fikri yoktur. Claire'in ziyaretçileri de olur ya da belki onlar halüsinasyonlar ya da hayaletlerdir. Rebecca adında bir kadın, Ethan adında bir adam ve Michael adında genç bir çocuk gelen ziyaretçiler arasındadır. Neden orada olduklarından emin değildir ama geçmişindeki bir şeyler, bastırdığı ve hafızasından engellediği bir şeyler ile bağlantıları olduğunu göstermektedir. Claire bu şey her ne ise onu bulmadan kurtulamayacağını anlar. Ancak bunu yapması söylemesi kadar kolay değildir. 
Claire bodrumda kaldığı sürece annesinden nefret etmektedir çünkü onun yüzünden o küçücük yerde tek başına kalmaktadır. Annesinin saçma sapan lafları ve onu ziyarete gelen kişiler de Claire’in hafızasını canlandırmamaktadır. Claire o denli bunalıma girer ki belki de oradan kurtulmanın tek yolunun ölmek olduğunu düşünmeye bile başlar. Claire’in annesi Helen neden biricik kızını bodruma kilitlemiştir? Gerçekten de Claire henüz hatırlamadığı ancak korkunç olduğu kesin olan bir suç mu işlemiştir? Claire bir şekilde annesini kandırmayı ve oradan kurtulmayı başarabilecek midir?